Bugün gelişmiş olsun ya da olmasın hemen bütün ülkeler ekonomik ve siyasi krizlerle yüzleşebiliyor. 2008 yılında Amerika'da başlayan ve bütün dünyaya yayılan büyük finansal kriz ya da bazı Avrupa ülkelerinin yüzleştiği borç krizleri gibi devasa sorunlar karşısında bu ülkelerin Merkez Bankaları ve ilgili kurumları etkili bir şekilde devreye girebiliyor.
Almanya örneğinde olduğu gibi ise uzun süre yeni hükümet kurulamaması ya da mevcut partiler arasında tam olarak anlaşma sağlanamaması hallerinde bile ülkenin güvenilir kurumları işliyor ve herhangi bir ekonomik ve finansal zorluk yaşanmıyor.
Dolayısıyla hep sözünü ettiğimiz iyi işleyen ve güvenilir kurumlar bugün dünya üzerinde herkes için, her ülke için hayati önemde.
Ülkelerde olduğu gibi insanlarda da hayat boyu riskler hep oluyor. İşsiz kalma, sağlık sorunları gibi birçok önemli problemle yüzleşebiliyoruz. Fakat burada da kurumlar örneğinde olduğu gibi insanların geçmişte iyi bir eğitim almış olması, belli bir mesleğinin olması onları bu krizlerle baş etme konusunda daha güçlü kılıyor.
İyi eğitimli bir insanın işini kaybetmesi halinde yeni bir iş bulması sorun olmuyor. Eğitimli, mesleği olan bir kadın hayatında yaşadığı zorlukları daha kolay yönetiyor. Şiddete daha az maruz kalıyor.
Bugün birçok çalışma gösteriyor ki çocukluk döneminde iyi beslenenler ileri yaşlarda sağlık sorunlarına daha az maruz kalıyor.
Dolayısıyla çocukluk ve gençlik döneminde iyi eğitim alan, iyi beslenen insanlar hayatlarının ilerleyen dönemlerinde risklerle baş etme konusunda daha güçlü oluyor.
Bu nedenlerle ülkemizin, hepimizin iyiliği için bu konuları tekrar tekrar gündeme getirmek, tartışmak ve nasıl güçlü, iyi işleyen kurumlara sahip olabiliriz, çocukluk dönemini nasıl destekleyebiliriz, nitelikli eğitimi nasıl herkes için mümkün kılabiliriz üzerinde çokça düşünmemiz gerekiyor.
Yorumlar
Yorum Gönder